LİBYA DA BİR SENE

Libya da 1 senem dolmasına 10 gün kaldı. Libya da bile değilim aslında; eskiden Padişaha başkaldıranların sürüldüğü yer Fizan da, Sabha kentinde bir senem dolmak üzere.

Sabha da Cengiz İnşaat da kentin büyük bölümünün altyapı ve yol işlerini yapıyoruz. İşin doğasının, insanların ve coğrafyanın kendine has zorlukları var burada. Daha önce kimsenin bulunduğu yerlere benzemiyor, bundan çok eminim.

Kocaman bir çölün ortasında kocaman ve yarım yamalak bir vaha düşünün; işte Sabha böyle bir yer. Nasıl olduysa burada yeraltı suyu birşekil oluşmuş ve bu durum uzun süredir, birçok Afrikalı için Sabhayı bir çekim merkezi haline dönüştürmüş.

En ihtişamlı yapısı eski bir Osmanlı kalesi olan bu kent, yaklaşık 150.000 kişilik bir nüfusa sahip ve Libyalının dışında özellikle Nijer ve Nijerya kökenli birçok Afrikalıya ev sahipliği yapıyor.

Çok güzel olan yada benim tanımımla tam bir Akdeniz kenti olan Tripoli nin aksine henüz kentsel gelişimini tamamlayamamış bir kent burası. Mesela kent altyapısı, yolları henüz inşaa edilmiş diyemeyiz.

Ancak yeraltı suyunun bolluğu Sabha ve Sabha dan daha güneye Çad a doğru uzanan yaklaşık 2km x 200 km bouylarında bir koridor; Hayat Vadisi olarak adlandırılmış, tamamen tarımsal üretimin bol olduğu her türlü sebze ve meyvenin yetiştiği bir yer olmasına yol açmış.

Ticari hayat çok canlı diyebilirim bu kentde, satılan malların büyük kısmı Çin ürünü olmasına karşın, Türk mallarıda çok büyük bir paya sahip. Televizyondan, klimaya, tekstilden, salçaya kadar birçok Türk ürünü her yerde her dükkanda mevcut. Mesela Tadım beyaz leblebisi bile var aslında.

Libya da alkol yasak, bu yüzden akşamlar biraz tatsız geçiyor aslında ama alkolsüz Bechksi herkeze tavsiye ederim.

İlginç bir sosyal hayat var, kadınları sokakta hayatın içinde görmek neredeyse imkansız, ama bizlerle birlikte çalışan bayan arkadaşlara falan baktığınız da öyle Suudilerde yada İran da olduğu gibi bir baskı da üzerlerinde yok, kadın ve erkek rahatça sohbet edip aynı ortamı paylaşabiliyor. Ama bu insanlar daha az muhafazakar olan, Ünüversite mezunu kesimi yansıtıyor olabilir. Herkez evlerinin etrafınıresmen surlarla çevirmiş, bahçe duvarlarında içeriyi görmeniz imkansız diyebilirim. Erkekler genel de açık havada bulunan nargile salonlarında bir araya gelip sohbet ediyorlar. Kadın dışarıda, eğlencede kesinlikle yok, herşeye rağmen.

Gerçekten zor insanlar, ne zaman ne düşündüklerini anlamak çok zor. Çoğunlukla bizlere ters gelen bir düşünce sistemine sahipler. Bu konu hem iş esnasında hemde çeşitli konuların sohbetinin yapıldığı ortamlarda hemen karşınıza çıkıyor. Birde üzerlerinde biraz çölde olmanın bir havası var. Onlara öre bu bir çeşit mahrumiyet ve onlara bir çeşit mazeret katıyor; her türlü negatif davranış için.

Ancak bir süredir Libya devleti çok ciddi yatırımlar yapıyor bu kente, eğer herşey böyle giderse ve bu yatırımlar sonuçlanırsa adından çok bahsedilecek bir kent haline de dönüşebilir Sabka kenti.

Cengiz, Fermak, Sistem gibi Türk firmaları var ve diğerleride yolda gibi duruyor.

Buraya alışmak, burada bunca zaman geçirmek oldukça zor kuşkusuz, ancak insan herşeye alışıyorun bir örneği galiba benim bir senem.

Bahsetmeden de geçemeyeceğim bir şey kuşkusuz çölün kendine has güzelliği, her sene bir çok Avrupalı Turisti kendine çeken bir güzellik bu. İlginç bir deneyim yaşamak isteyenlere duyurulur.